Tazminat ve Alacak DavalarıHukuk Yargılama Yasasına Göre
Kitabımızın ilk baskısının önsözünde belirttiğimiz gibi, bu, bilinen anlamda bir Usul Hukuku kitabı değildir. Amacımız, tazminat ve alacak davalarında yargılama engellerini, adalete erişimde karşılaşılan güçlükleri, katı ve kesin kurallar yüzünden hak kayıplarını açıklamak, olumsuzlukları ortaya koymak; hakkın özünü yokeden yararsız ve gereksiz usul kurallarını ve yargılama yöntemlerini eleştirmektir. Bütün bunları yapmaya çalışırken, hem olan hem olması gereken hukuku birlikte ele aldık.
Tazminat ve alacak davaları arasında, ölüm ve bedensel zararlar nedeniyle tazminat davalarının (yaşama ve sağlık hakkı olarak can zararlarının) ve işçilik alacaklarının (emeğin hakkının) ayrı bir yeri olduğu; bu iki konunun, siyasal anlamının dışında, birinsan haklarısorunu olarak ele alınması gerektiği hep gözden kaçırılmış; can zararlarına ve emeğin hakkına yeterli koruma hiçbir zaman sağlanmamıştır.
Özellikle yargılama yasalarında bile bulunmayan bir takım usul kuralları icat edilerek, hak aramanın önüne aşılması güç duvarlar örülmüş; dikenli teller çekilmiş; adeta kasta varan bir davranış içinde, adaletin gerçekleşmemesini ister gibi bir yargılama biçiminin sürdürülmesi desteklenmiş; uzun yıllar boyunca pek çok hak kayıplarına neden olunmuştur.
Oysa, yargılama yasaları hak aramayı güçleştirmemeli; usul hukuku, maddi hukuka hizmet etmelidir. Yargılama usulleri, adil yargılanmayı gerçekleştirecek nitelikte olmalı, adil bir kararın ortaya çıkmasına hizmet etmelidir. Usul kuralları, tarafların maddi hukuktan kaynaklanan istemlerini önleyici veya engelleyici nitelikte olmamalı; aksine istekte bulunan (hak arayan) tarafın, maddi hukuktan kaynaklanan istemlerinin en hızla şekilde yerine getirilmesini sağlamalıdır.
- Açıklama
Kitabımızın ilk baskısının önsözünde belirttiğimiz gibi, bu, bilinen anlamda bir Usul Hukuku kitabı değildir. Amacımız, tazminat ve alacak davalarında yargılama engellerini, adalete erişimde karşılaşılan güçlükleri, katı ve kesin kurallar yüzünden hak kayıplarını açıklamak, olumsuzlukları ortaya koymak; hakkın özünü yokeden yararsız ve gereksiz usul kurallarını ve yargılama yöntemlerini eleştirmektir. Bütün bunları yapmaya çalışırken, hem olan hem olması gereken hukuku birlikte ele aldık.
Tazminat ve alacak davaları arasında, ölüm ve bedensel zararlar nedeniyle tazminat davalarının (yaşama ve sağlık hakkı olarak can zararlarının) ve işçilik alacaklarının (emeğin hakkının) ayrı bir yeri olduğu; bu iki konunun, siyasal anlamının dışında, birinsan haklarısorunu olarak ele alınması gerektiği hep gözden kaçırılmış; can zararlarına ve emeğin hakkına yeterli koruma hiçbir zaman sağlanmamıştır.
Özellikle yargılama yasalarında bile bulunmayan bir takım usul kuralları icat edilerek, hak aramanın önüne aşılması güç duvarlar örülmüş; dikenli teller çekilmiş; adeta kasta varan bir davranış içinde, adaletin gerçekleşmemesini ister gibi bir yargılama biçiminin sürdürülmesi desteklenmiş; uzun yıllar boyunca pek çok hak kayıplarına neden olunmuştur.
Oysa, yargılama yasaları hak aramayı güçleştirmemeli; usul hukuku, maddi hukuka hizmet etmelidir. Yargılama usulleri, adil yargılanmayı gerçekleştirecek nitelikte olmalı, adil bir kararın ortaya çıkmasına hizmet etmelidir. Usul kuralları, tarafların maddi hukuktan kaynaklanan istemlerini önleyici veya engelleyici nitelikte olmamalı; aksine istekte bulunan (hak arayan) tarafın, maddi hukuktan kaynaklanan istemlerinin en hızla şekilde yerine getirilmesini sağlamalıdır.
Stok Kodu:0786057615732Boyut:16 x 23,5 cmSayfa Sayısı:848Basım Yeri:İstanbulBaskı:4Basım Tarihi:Kasım 2019Kapak Türü:CiltliKağıt Türü:80 gr. IvoryDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.